28 Şubat sürecinin Genelkurmay İkinci Başkanı olan Org. Çevik Bir, dönemin “yasa dışı fişleme organı” Batı Çalışma Grubu’nun fikir babası olarak bilinmektedir. 12 Eylül darbe döneminde, darbeci Kenan Evren’in yaverliğini yapan Çevik Bir, 28 Şubat’ın en etkili isimlerinden biri oldu. Sincan’da tankların yürütülmesinden sonra, “demokrasiye balans ayarı” yaptıklarını ifade etmesi, sürecin bir özeti olarak akıllarda kaldı. Dönemin en önemli unsurlarından bir olarak görülen Genelkurmay brifinglerinde de ön planda olan Bir’in, 1997-1998 yılları arasında yargı organlarına ve basın mensuplarına talimatlar gönderdiği ortaya çıktı. Diğer yandan Çevik Bir’in yönlendirdiği iddia edilen ve 6 milyon insanı fişlediği belirtilen Batı Çalışma Grubu, Kur’an kurslarını denetlemekten, sokaklarda sarıklı-cübbeli insan avına çıkmaya kadar birçok hukuk dışı eylemi, kamuoyunun gözü önünde gerçekleştirdi. Çevik Bir imzalı olduğu iddia edilen belgelerde, askeri birimlerden dernekler, vakıflar, Kur’an kursları, İmam Hatip Okulları ve bu kurumlara gidenlerin sayısının ve kimliklerinin tespit edilmesinin, subayların karşı cins ile tokalaşıp tokalaşmadıklarının, haremlik-selamlık uygulaması yapıp yapmadıklarının belirlenmesinin istendiği ortaya çıktı. 1999 yılında çok arzuladığı Genelkurmay Başkanlığı koltuğuna oturamadan emekli olan Çevik Bir, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aday olacağını açıkladı. Ancak adaylığını açıkladığı günün akşamında katıldığı bir televizyon programında, program sunucusunu, emir erini azarlar gibi azarlayınca, meclis içinden de kamuoyu tarafından da pek dikkate alınmadı. Gölcük’te 17 Ağustos 1999 tarihinde meydana gelen depremden sonra bir süre ortalarda gözükmemesi, “depremde öldü” söylentilerini ortaya çıkardı. 2010 yılında Gölcük Donanma Komutanlığı’nda ele geçirilen belgelerde, bol miktarda adı geçen Çevik Bir, son dönemde “savunma hakkını” kullanmakla meşgul oluyor.