Cengiz ŞAVKILI
Türk devlet geleneğinin vazgeçilmez unsurlarından birisi olan ordu, siyasal hayat içinde daima aktif bir rol oynamıştır. Osmanlı Devleti’nden Cumhuriyet’e uzanan çizgide ordunun yönetim içinde aldığı rol, çok yönlü ve güçlü bir etkiye sahip olmuştur. Siyasal krizler sırasında ülke kaderini etkileme ve yönlendirme konusunda kendini bir görevli addeden ordunun, cumhuriyet dönemindeki ilk siyasi müdahalesi, 27 Mayıs 1960 İhtilali olmuştur. Demokrat Parti’nin kuruluşu ve rakip bir parti olarak iktidar yarışına girmesi ile beraber, Cumhuriyet döneminin en sert mücadelesi de başlamıştı. 1950 seçimleri ile ilk defa muhalefet kanadına geçen CHP ve yeni iktidar partisi DP arasındaki mücadele, meclis sınırları dışına çıkarak, toplumsal bir sorun haline gelmişti. 1957 seçimlerinden de zaferle ayrılan DP, muhalefet ve basın üzerinde uyguladığı baskının yanı sıra üniversite ve ordu üzerinde yaptığı değişikliklerle tepkileri üzerine çekmiştir. DP, CHP’yi sorgulamak amacıyla kurduğu Tahkikat Komisyonu’nun anayasal bir temeli olmadığı konusunda sıklıkla uyarılmasına karşın eleştirileri dikkate almamıştır. 27 Mayıs’ta ordunun hızlı ve etkili müdahalesi ile iktidarına son verilen DP üye ve yöneticileri, ağır cezai yaptırımlara maruz kalarak siyaset sahnesinden çekilmiştir. Türkiye ise demokrasiden uzak, askerî bir idare gerçeği ile tanışmıştır.Asker ve siyaset arasındaki münasebetin ilk örneği olan 27 Mayıs Darbesi, ülke siyaseti açısından önemli sonuçlar doğurmuş ve toplum darbe gerçeği ile ilk kez karşılaşmıştır. Ayrıca toplum, günümüzde de görülmesi mümkün olan yeni bir geleneğin başlangıcına da şahit olmuştur. Bu darbenin bir taşra toplumundaki yansımalarının incelendiği çalışmada temel alınan argümanlar, Maraş’taki dönemin yerel basını olmuştur. Maraş’ta yayınlanan “Demokrasiye Hizmet”, “Halk Postası”, “Kahramanyurt” ve “Maraş’ın Sesi” gazeteleri, darbe döneminin şartları ile ilgili oldukça önemli veriler sunmaktadır. Sonuncusu 15 Temmuz 2016 tarihinde görülen darbe olgusu, toplumun demokratik yapısına kasteden toplumsal bir gerçeklik olarak incelenmeye devam edilmesi gereken bir konudur.
1_312023101651813